Crohn Hastalığında İğne Tedavisi Nedir?
Crohn hastalığı, sindirim sistemi boyunca iltihaplanmalara yol açabilen kronik bir bağırsak hastalığıdır. Bu hastalıkta iğne tedavisi, bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların deri altına ya da damar yoluyla uygulanmasıyla gerçekleştirilir. İğne tedavisiyle amaçlanan, bağırsaklardaki iltihabi süreci durdurmak ve semptomları kontrol altına almaktır. Özellikle uzun süreli alevlenmeleri önlemek, hastalığın şiddetini azaltmak ve komplikasyon gelişimini engellemek için tercih edilir. Bu tedavi, genellikle diğer tedavi yöntemlerine yanıt vermeyen veya hastalığı ileri seviyede seyreden kişilerde kullanılır.
Biyolojik ilaçlar olarak adlandırılan bu enjeksiyonlar, doğrudan bağışıklık sisteminin iltihap üretiminde görev alan bazı proteinlerini hedef alır. Tedavi süreci kişiye özel belirlenir ve genellikle haftalık ya da aylık enjeksiyonlarla sürdürülür. Bazı ilaçlar hastanede damar yoluyla verilirken, bazıları evde deri altına uygulanabilir. Tedavi başladığında semptomlarda kısa sürede azalma görülebilir, ancak tam etkinin ortaya çıkması birkaç haftayı bulabilir.
İğne Tedavisi Hangi Crohn Hastaları İçin Uygundur?
Crohn hastalığı iğne tedavisi, özellikle geleneksel ilaçlarla yeterli iyileşme sağlanamayan Crohn hastalarında tercih edilir.
Aşağıdaki durumlar bu tedaviye uygunluğu artırır:
Sık atak geçiren, kortizon tedavisine bağımlı hale gelen veya ciddi bağırsak hasarı gelişen hastalar
Bağırsak dışı tutulumu olan, yani eklem, cilt veya göz gibi diğer organlarda da iltihaplanma yaşayan kişiler
Geleneksel tedavilere yanıt vermeyen, sürekli semptom yaşayan veya remisyona giremeyen bireyler
Fistül, abse veya daralma gibi komplikasyonlar gelişmiş olan Crohn hastaları
Kolonoskopide belirgin mukozal iltihaplanma ya da ülser tespit edilen durumlar
Steroid tedavisine rağmen bağırsaklarda tam iyileşme sağlanamayan hastalar
Hastalık nedeniyle yaşam kalitesi ciddi şekilde düşmüş, beslenme ve enerji düzeyi etkilenmiş bireyler
Crohn Tedavisinde Kullanılan İğne Türleri
Crohn hastalığında kullanılan enjeksiyon ilaçları farklı gruplara ayrılır. En yaygın kullanılan grup, tümör nekroz faktörü olarak bilinen iltihap düzenleyici proteinleri etkisiz hale getiren ilaçlardır. Bu grupta yer alan adalimumab ve infliximab, hem bağırsaklardaki iltihabı baskılar hem de uzun süreli rahatlama sağlayabilir. Bir diğer grup ise bağırsaklara özgü lenfosit göçünü engelleyen ilaçlardır. Bu ilaçlar sadece bağırsakları hedef alır ve vücudun diğer bölgelerinde daha az etkiye neden olur.
Ayrıca interlökin 12 ve interlökin 23 gibi bağışıklık sisteminde rol oynayan molekülleri hedef alan ilaçlar da kullanılmaktadır. Bu ilaçlar genellikle ayda bir uygulanır ve bağışıklık sistemini daha dengeli bir şekilde düzenler. İğne tedavisinin türü, hastalığın şiddeti, tutulum bölgesi ve önceki tedavi yanıtlarına göre belirlenir. Bazı hastalar için birden fazla ilaç denemek gerekebilir.
Crohn Hastalığında İğne Tedavisinin Yan Etkileri
İğne tedavisi genellikle etkili bir yöntem olarak değerlendirilse de bazı yan etkiler görülebilir. Bu etkiler hastadan hastaya değişiklik gösterebilir ve bazıları zaman içinde azalabilir.
Crohn hastalığında iğne tedavisinin yan etkileri:
Enjeksiyon bölgesinde kızarıklık, ağrı, şişlik veya kaşıntı
Baş ağrısı, halsizlik, mide bulantısı ve kas-eklem ağrıları
Vücut direncinin düşmesine bağlı olarak solunum yolu veya idrar yolu enfeksiyonlarında artış
Tüberküloz, hepatit B gibi gizli enfeksiyonların yeniden aktif hale gelmesi
Karaciğer enzimlerinde yükselme ve kan sayımında bozulma gibi laboratuvar değişiklikleri
Uzun süreli kullanımda bağışıklık sistemine bağlı bazı otoimmün tepkiler
Nadir durumlarda lenfoma gibi hematolojik sorunlarla ilişkili risk artışı
BTK Kliniğinde İntegratif Tıp ile İğnesiz Crohn Tedavisi
BTK Kliniği, Crohn hastalığının tedavisinde bütüncül yaklaşımları esas alan integratif tıp yöntemlerini uygulamaktadır. Bu yaklaşımda amaç, yalnızca semptomları baskılamak değil, bağışıklık sistemini düzenleyerek hastalığın temel mekanizmalarını dengelemektir. Uygulanan yöntemler arasında özel diyet protokolleri, mikrobiyota destekleyici takviyeler ve stres azaltıcı terapiler yer alır. Bu yöntemler, özellikle ilaç kullanımını sınırlamak isteyen hastalar için bir alternatif olabilir.